Cok bilgi almis oldum cok Tesekurllar
1. İHRAMDA YAPILAN HATALAR : Hacının geldiği yöndeki mîkatı geçip ihrama girmeden Cidde şehrine veya mîkat sınırları içerisinde başka bir yere gelip orada ihrama girmesidir. Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- her hacının geldiği yöndeki mîkattan ihrama girmesini emrettiği için bu hareket O’nun emrine aykırıdır. Mîkatı ihramsız geçen kimsenin, imkânı varsa, tekrar mîkat yerine dönerek oradan ihrama […]
1. İHRAMDA YAPILAN HATALAR :
Hacının geldiği yöndeki mîkatı geçip ihrama girmeden Cidde şehrine veya mîkat sınırları içerisinde başka bir yere gelip orada ihrama girmesidir. Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- her hacının geldiği yöndeki mîkattan ihrama girmesini emrettiği için bu hareket O’nun emrine aykırıdır. Mîkatı ihramsız geçen kimsenin, imkânı varsa, tekrar mîkat yerine dönerek oradan ihrama girmesi gerekir. Dönemezse Mekke’de bir kurban kesip hepsini fakirlere dağıtması gerekir. Hacının kara, hava veya deniz yolu ile gelmiş olması arasında hiçbir fark yoktur. Eğer hacı, beş mîkatın hiçbirine uğramadan geliyorsa, hizâsına geldiği ilk mîkattan ihrama girer.
2. TAVAFTA YAPILAN HATALAR
1. Tavafa, Hacer-i Esved’den önce başlamak. Halbuki tavafa, Hacer-i Esved’den veya Hacer-i Esved’in hizâsından başlamak gerekir.
2. Tavafı, Hicr-i Kâbe’nin içerisinden yapmak. Hicr-i Kâbe, Kâbe’ye dâhil olduğu için tavafı Kâbe’nin içinden yapmış olur ki bu şekilde Kâbe’nin tamamı değil de bir kısmı tavaf edilmiş olur. Bu sebeple Hicr-i Kâbe’nin içinden yaptığı tavafı geçersiz olur.
3. Tavafın her şavtında remel yapmak.Halbuki Remel, özellikle Kudûm tavafının ilk üç şavtında yapılır.
4. Hacer-i Esved’i öpmek için itişip kakışmak. Bazan da dövüşmek veya küfretmek. Müslümanlara eziyet olduğu için bu gibi şeyler asla câiz değildir. Çünkü bir müslümanın müslüman kardeşine küfretmesi veya ona vurması asla câiz değildir. Hacer-i Esved’i öpmemek, tavafa bir zarar vermez. Çünkü Hacer-i Esved’i öpmese de tavafı geçerlidir.Hacer-i Esved’i öpemeyenin, hizâsına geldiğinde -uzak da olsa- eliyle işâret ederek tekbir getirmesi yeterlidir.
5. Bereket umarak Hacer-i Esved’e el sürmek. Bu hareket, dînde yeri olmayan bir bid’attır. Sünnet olan, Allah Teâlâ’ya ibâdet amacıyla Hacer-i Esved’e el sürüp onu öpmektir.
6. Kâbe’nin her köşesine veya bütün duvarlarına el sürerek bereket ummak. Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- Kâbe’nin Hacer-i Esved ile Rükn-ü Yemânî dışında hiçbir yerine el sürmemiştir.
7. Tavafın her şavtına has duâ okumak. Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-, Hacer-i Esved’e geldiğinde tekbir getirmiş ve her şavtın sonunda Hacer-i Esved ile Rükn-ü Yemânî arasında şu duâdan başka bir şey okumamıştır:
“Rabbenâ Âtinâ fid-dünya haseneten ve fil-âhirati haseneten ve kınâ azâben-nâr.”
“Rabbimiz! Bize, dünyada (âfiyet, helâl rızık, faydalı ilim ve sâlih amel gibi) güzellik ver. Âhirette de güzellik (cenneti) ver ve bizi cehennem azabından koru.”
8. Bazı tavaf eden veya tavaf ettirenlerin seslerini yükselterek tavaf edenleri rahatsız etmeleri gürültüye sebep olmaktadır.
9. Makam-ı İbrahim’de tavaf namazı kılmak için izdihama sebep olmak. Bu hareket, tavaf edenlere eziyet olduğu için sünnete aykırıdır.Tavaf namazını Mescid-i Haram’ın herhangi bir yerinde kılmak yeterlidir.
3. SA’YDA YAPILAN HATALAR:
1. Bazı hacılar, Safa ve Merve’ye çıktıkları zaman namazda tekbir alır gibi tekbir alarak elleriyle Kâbe’ye işâret ederler.Sünnet olan, ellerini duâ için kaldırdığı gibi kaldırmasıdır.
2.Safa ile Merve arasındaki mesâfenin tamamını her şavtta koşmak.Sünnet olan, iki yeşil direk arasında koşmak, geriye kalan kısmında ise yürümektir.
4. ARAFAT’TA YAPILAN HATALAR:
1. Bazı hacılar, Arafat sınırlarının dışına çıkarak güneş batıncaya kadar orada beklerler. Sonra güneş batınca Arafat’ta durmamış olarak Müzdelife’ye hareket ederler. Bu hareket, onların haclarını geçersiz kılan büyük bir hatadır. Çünkü haccın büyük bir çoğunluğu, Arafat’ta durmakla olur. Hacıların, Arafat sınırlarının dışında değil de içinde durmaları gerekir. Buna çok dikkat edilmesi gerekir. Arafat sınırları içine girme imkânı bulamazlarsa, güneş batmadan önce Arafat sınırları içine girmeleri yeterlidir. Yine, bayram gecesi Arafat sınırları içine girmeleri de haclarının geçerli olması için yeterlidir.
2. Bazı hacıların güneş batmadan önce Arafat’tan ayrılmaları da câiz değildir. Çünkü Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem- güneş batıncaya kadar Arafat’ta durmuştur.
3. Arafat dağına tırmanarak tepesine ulaşmak için izdiham çıkarmak ki bundan pek çok zararlar doğmaktadır. Oysa Arafat’ın her tarafı vakfe yeridir. Oraya tırmanma veya tepesinde namaz kılmanın dînde bir yeri yoktur.
4. Bazı hacılar,Arafat dağına yönelerek duâ ederler. Halbuki sünnet olan, duâ ederken kıbleye yönelmektir.
5. Bazı hacılar, Arefe günü belirli yerlerden toprak ve çakıl taşlarını toplayıp kümeler yaparlar ki bunun da dînde yeri yoktur.
5. MÜZDELİFE’DE YAPILAN HATALAR:
1. Bazı hacılar, Müzdelife’ye iner inmez henüz akşam ve yatsı namazını kılmadan taş toplamaya başlamaları ve cemrelere atılacak taşların Müzdelife’den alınması gerektiğine inanmaları. Cemrelere atılacak taşları Harem sınırları içerisinde istediği yerden alabilir. Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-’den sâbit olduğuna göre o, Akabe cemresine atacağı taşları Müzdelife’den alınmasını emretmemiş, sabah olunca Müzdelife’den ayrılıp Mina sınırına girdikten sonra kendisine taş toplanmış, cemrelere atacağı diğer taşları ise Mina’dan almıştır. Bazı hacılar, taşları su ile yıkarlar ki bunun dînde hiçbir yeri yoktur.
6. CEMRELERDE YAPILAN HATALAR:
1. Bazı hacılar, cemrelere taş atarlarken şeytanları taşladıklarını zannederek söverek ve öfkeyle taş atarlar. Cemrelere taş atmak, Allah Teâlâ’nın adını anmak için meşrû kılınmıştır.
2. Bazı hacılar, cemrelere büyük taş, terlik ve tahta gibi şeyler atarlar. Bu hareket, Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-‘in yasakladığı dîndeki aşırılıktır ki, cemrelere atılan bu gibi şeyler geçerli değildir. Meşrû olan; koyun veya keçi dışkısı büyüklüğündeki fiske taşı kadar taşları taşları atmaktır.
3. Bazı hacılar, taş atmak için cemrelerin yanında izdiham çıkarır veya başkaları ile kavga ederler.Oysa meşrû olan, gücünün yettiği kadarıyla kimseyi incitmeden taş atmaya çalışmaktır.
4. Bazı hacılar, taşların hepsini birden atarlar ki, âlimler böyle yapanın sadece bir taş atmış sayılacağını belirtmişlerdir. Meşrû olan, her taşı tekbir getirerek ve tek tek atmaktır.
5. Bazı hacılar, güçleri yettiği halde meşakkat ve izdihamdan kaçmak için taş atmaya başkalarını vekil ederler. Oysa vekâlet verme olayı, hastalık ve benzerî durumlardaki âciz kimseler için câizdir.
7. VEDÂ TAVAFINDA YAPILAN HATALAR:
1. Bazı hacılar, Mina’dan ayrılarak Mekke’ye dönüş gününde cemreleri taşlamadan Kâbe’ye giderek Vedâ tavafını yaparlar, ardından da Mina’ya dönerek cemreleri taşlayıp oradan memleketlerine dönerler. Böylece son işleri Kâbe ile değil de cemrelerle olmuş olur. Oysa Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmaktadır:
“Hiç kimse, son işi Kâbe ile olmadan (Kâbe’yi tavaf etmeden) Mekke’den ayrılmasın.”
Vedâ tavafı, hac ibâdetiyle ilgili her şey tamamlan-dıktan sonra ve yola çıkılmadan hemen önce yapılması gerekir. Hacı, Vedâ tavafından sonra -kısa bir sürenin dışında- Mekke’de beklemeden hemen ülkesine dönmesi gerekir.
2. Bazı hacılar, Vedâ tavafından sonra Kâbe’ye saygı gereği olduğunu iddiâ ederek, yüzlerini Kâbe’ye dönerek Mescid-i Haram’dan geri geri çıkarlar. Bu hareket, dînde yeri olmayan bir bid’attır.
3. Bazı hacılar, Vedâ tavafını bitirdikten sonra Mescid-i Haram’ın kapısında Kâbe’ye dönerek vedâ eden kimseler gibi duâ ederler ki, bu hareket de dînde yeri olmayan bir bid’attır.
8. MESCİD-İ NEBEVÎ’Yi ZİYÂRET SIRASINDA YAPILAN HATALAR:
1. Peygamber-sallallahu aleyhi ve sellem-‘in kabri ziyâret edilirken, bereket umarak duvar ve demir parmaklıklara el-yüz sürmek, pencerelere ip ve benzerî şeyler bağlamak. Bereket, Allah Teâlâ ve Elçisi Muhammed-sallallahu aleyhi ve sellem-‘in meşrû kıldığı şeylerdedir, bid’atlarda değildir.
2. Medine’de Uhud dağında bulunan mağara ile Mekke’deki Hirâ ve Sevr mağaralarına giderek oralara bez bağlamak, buralarda Allah Teâlâ’nın izin vermediği şekilde duâ etmek ve oraları ziyâret etmek için meşakkatlere katlanmak.Bunların hepsi, temiz İslâm dîninde yeri olmayan bid’atlardır.
3. Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem-‘in hatırâsı diye iddiâ ettikleri devenin çöktüğü yer, yüzük kuyusu ve Hz. Osman kuyusu gibi yerleri ziyâret etmek ve bereket umarak bu yerlerden toprak almak.
4. Bakî kabristanı ile Uhud şehitliğinde yatanların kabirlerini ziyâret ederken ölülere yalvarıp yakarıp onlar-dan medet ummak, oralarda yatanlara yaklaşmak ve onlardan bereket ummak için kabirlere para atmak ki, bunlar çok büyük hatalardır.Âlimlerin dediği, Kur’an ve sünnetin de gösterdiği gibi bu hareket, büyük şirktir.Zirâ yalvarmak, kurban kesmek, adak adamak gibi ibâdetler, sadece Allah Teâlâ’ya yapılır.Ondan başkasına yapılamaz.
Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:
““Halbuki onlara, (Tevrât ve İncil’de) hanîfler olarak dîni O’na hâlis kılıp, yalnızca Allah’a ibâdet etmeleri, namazı (dosdoğru) kılmaları ve zekâtı (hak edene) vermeleri emrolunmuştu. İşte doğru dîn (İslâm), budur.”
Başka bir âyette şöyle buyurmaktadır:
““Hiç şüphe yok ki mescidler, Allah’ındır. (Mescidler, yalnızca Allah’a ibâdet etmek içindir).O halde (oralarda) Allah ile birlikte hiç kimseye yalvarmayın (Buralarda ibâdet ve duâyı,yalnızca O’na yapın ve O’ndan başkasına ibâdet etmeyin).”
Allah Teâlâ’dan müslümanların hallerini düzeltmesini, onları dînlerinde bilgili kılmasını, bizi ve onları fitnelerin şaşırtmasından korumasını dileriz. Şüphesiz ki O, duâları hakkıyla işiten ve kabul buyurandır.
Hac veya umre için ihrama girilen mîkat yerleri şunlardır:
1.Zul-huleyfe (Abyâr Ali): Medine ve o yönden gelenlerin mîkatıdır.Yerleşim yerlerinin genişlemesi sebebiyle şu an Medine sınırları içerisindedir.Mekke’ye yaklaşık olarak 400 km. uzaklıktadır.
2.Karnul-menâzil (Seylul-kebîr): Necd bölgesiyle o yönden gelenlerin mîkatıdır.Mekke’ye yaklaşık olarak 70 km. uzaklıktadır.
3.Cuhfe: Suriye, Ürdün, Filistin,Mısır, Fas, Tunus, Cezâyir ve o yönden gelenlerin mîkatıdır.Cuhfe, Râbiğ denilen yere yakın olup sâhil kıyısında eski bir köydür.Şu an, Râbiğ denilen yerden ihrama girilmektedir.Mekke’ye yaklaşık olarak 220 km. uzaklıktadır.
4.Yelemlem (Sa’diyye): Yemen ve o yönden gelenlerin mîkatıdır. Mekke’ye yaklaşık olarak 70 km. uzaklıktadır.
5.Zâtu Irk: Irak ve o yönden gelenlerin mîkatıdır. Mekke’ye yaklaşık olarak 70 km. uzaklıktadır.
Yazı etiketi: Dini sorular, İbadet, İslam, İslamiyet, Müslümanlık, Sorular
Kategori: Dini Bilgiler
Cok bilgi almis oldum cok Tesekurllar
Kötü
Yeter ki bi muhatab bulayım para ikinçi plan alacak türkiye ilgilenen varmı bilgi edinmek iştiyorum
Bende almak iştiyorum Fiyatı. Nasıl alacam türkiye bayi varmı
2021-2022 Türk Dili ve Edebiyatı 10. Sınıf yıllık planını paylaşırsanız çok sevinirim. Teşekkürler
Gorgoda © 2024