Publius Vergilius Maro

Publius Vergilius MaroTam adı Publius Vergilius Maro olan Eski Romalı şair (İÖ 70-19) Virjil, dünyanın en ünlü destan şiirlerinden biri olan Aeneis’in yazandır. Truvalı kahraman Aeneas’ın serüvenlerini konu alan bu uzun şiir İtalya’da Roma kentinin kuruluşunu anlatır. Bu yapıt yalnızca bir kahramanlık öyküsü değil, aynı zamanda Roma’nın, İmparator Augustus Caesar döneminde ulaştığı “altın çağ”a kadar, çağlar boyu süren tarihine ışık tutan bir belgedir. Aeneis, Romalılar’a eski görkemli tarihlerini ve Augustus’un devlet yönetimindeki başarısını hatırlatması bakımından siyasal bir amaç da taşımaktadır. Babasının İtalya’nın kuzeyinde, Mantova yakınlarındaki Andes’te bulunan çiftliğinde doğan Virjil, Cremona, Milano ve Roma’da öğrenim gördü. Öğrenimi bitince ailesiyle birlikte yaşamak üzere evine döndü. İÖ 49’dan 42’ye kadar Roma büyük siyasal çalkantılara sahne oldu. İÖ 44’te Jül Sezar’ın öldürülmesinden sonra iç savaş çıktı. İÖ 42’de ise savaştan dönen askerlere dağıtılmak üzere birçok kişinin toprağına el kondu. Bir yazar olarak Roma’da tanınmaya başlamış olan Virjil’in ailesinin çiftliği, sonradan imparator olarak Augustus Caesar adını alan Octavianus tarafından geri verildi. Virjil, gönül borcunu ödemek için Augustus döneminde barışı müjdeleyen ve kırsal yaşamın yalın güzelliğini öven 10 pastoral şiirden oluşan Sığırtmaç Türküleri (Eclogae) adlı yapıtını yazdı. Virjil bir süre Roma’da yaşadı. Orada, aralarında Augustus’un danışmanı olan ve şairleri koruyan zengin Gaius Maecenas’ın da bulunduğu çok sayıda dost edindi. Bunlardan ünlü şair Horatius, Virjil’in yalnızca yapıtlarından dolayı değil, çok iyi ve içten bir insan olduğu için de, onu tanıyan herkesçe nasıl sevildiğini yazdı. Virjil, Yunanca georgos (çiftçi) sözcüğünden gelen Georgica (İÖ 39-29) adlı uzun şiirini Maecenas’m önerisi üzerine yazdı. Dört ciltlik bu yapıt tarlaların ekilmesi, zeytin ağaçlan ve asmaların bakımı, koyun, sığır ve atların beslenmesi, arı yetiştirme gibi, çiftçilerin mevsimlere göre yaptıkları işleri konu alıyordu. Georgica’da, Orpheus ile Eurydike’nin öyküsü gibi birçok mitolojik öyküye de yer verilmişti. Georgica’yı tamamlamak Virjil’in yedi yılını aldı. Ama hemen onun ardından, İÖ 30’da başladığı Aeneis üzerinde daha da uzun çalıştı. Virjil, Brundisium’da (bugün Brindisi) ani bir hastalıktan öldüğünde, aslında Aeneis’i gönlünce tamamlayamamıştı. Ölmek üzere olduğunu anlayan şair, istediği düzeltmeleri yapamadığı için arkadaşlarından tüm şiiri yakmalarını istedi. Ama arkadaşları onun bu dileğini yerine getirmedi. Böylece dünya ve Latin edebiyatının başyapıtlarından biri yok olmaktan kurtulmuş oldu.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir