Yer ölçümü

Yer ölçümüHarita çizimi ve inşaat mühendisliği gibi amaçlarla yeryüzünün ölçülmesi yöntemine yerölçümü ya da arazi ölçümü denir. Bu maddede, yerden yapılan ölçümler anlatılmaktadır.  Yerölçümünde üç tür ölçme söz konusudur: Uzaklık, açı ve yükseklik. Yeryüzündeki iki nokta arasındaki uzaklığı ölçmenin en basit yolu, zincirle ölçüm tekniğidir. Bu yöntem, kâğıt üzerindeki iki noktanın arasını bir cetvelle ölçmeye benzer. Zincir yönteminde cetvelin yerini, iki nokta arasındaki düz bir çizgi üzerine yerleştirilen bir zincir ya da şerit alır. Kısa uzaklıklar hâlâ böyle ölçülür. Daha büyük uzaklıklarda ise günümüzde elektronik aletler kullanılır. Bu aletler bir noktadan öbür noktadaki bir yansıtıcıya ya da vericiye bir ışın demeti ya da radyo sinyali gönderir. Sinyal geri döndüğünde, dalganın iki nokta arasında gidip gelme süresinden bu noktalar arasındaki uzaklık hesaplanır.

Açılar, “teodolit” denen aletlerle ölçülür. En basit biçimiyle teodolit, ölçeğe benzer yatay bir dairesel kadranın üzerine yerleştirilmiş bir teleskoptur. Kadranın üzerinde derece, dakika ve saniyeler işaretlidir. Teleskopun ortasında, görüntüyü tam hedeflemek için bir çapraz kıl vardır. İki çizgi arasındaki yatay açıyı ölçmek için yerölçümcü teodoliti açının tepe noktasına, yani iki çizginin birleştiği noktaya yerleştirir. Teleskopu çizgi doğrultusuna getirir ve dairesel kadranda verilen değeri not eder. Sonra öbür çizgiyi görene kadar teleskopu çevirir ve gene kadranı okur. İki değer arasındaki fark, çizgiler arasındaki açıyı verir. Teodolit, teleskop yukarı aşağı oynatılabilecek biçimde yapılmıştır. Teleskop ile yatay düzlem arasındaki açı dikey bir ölçekle okunur. Bu, yüksek bir binanın ya da tepenin yatayla yaptığı açı gibi, dikey düzlemdeki açıları ölçmeye yarar. Böyle bir ölçümle, bina ya da tepenin yüksekliği kabaca hesaplanır. Yükseklik farklılıklarının ö lçülmesine nivelman denir. Bu iş için düzeç ya da nivo denen bir alet kullanılır. Nivo, üç ayaklı bir sehpa üzerine yatay biçimde yerleştirilmiş ayarlanabilir bir teleskoptur. Yerölçümcü bu teleskopla, yükseklik farkları istenen iki nokta üzerinde dik duran, metre ve santimetre cinsinden ölçeklenmiş bir çubuğa bakar. Eğer A noktasında okunan değer 2,31 ise, bu, teleskop A noktasının 2,31 metre yukarısında demektir. B’deki değer 1,21 metre ise o zaman teleskop B’nin yalnızca 1,21 metre yukarısındadır. Böylece B noktası, A noktasından 2,31-1,21 = 1,10 metre daha yukarıda demektir. Teodolitle birlikte kullanıldığında, nivolardan uzaklık ölçümünde de yararlanılabilir. Teodolitte, yatay çapraz kılın üstünde ve altında ölçme çubuğu denen iki yatay çizgi daha vardır. Gözlemci ölçme çubuğu değerlerinin farkından, teodolit ile çubuk arasındaki uzaklığı yaklaşık olarak hesaplayabilir. Nirengi. Eğer bir üçgenin taban uzunluğu ve tabanı ile öbür kenarları arasındaki açılar biliniyorsa, bu iki kenarın uzunluğu ve üçüncü açı geometri yardımıyla bulunabilir ya da trigonometri yoluyla hesaplanabilir. Nirengi ya da üçgenleme denen yerölçümü tekniğinin temelinde bu kural yatar. Nirengi, harita çizimi için gerekli olan üçgen uzunluklarının ve açıların kesin olarak belirlenmesini sağlar. Elektronik uzaklık ölçme aletleriyle uzaklıklar, en iyi teodolitlerle elde edilenden daha kesin bir biçimde saptanabilmektedir. Bu yüzden, açı ölçümüne gerek kalmadan üçgenler oluşturulabilir. Bu yönteme kenarsal üçgenleme denir. Üçgenlerin kenar uzunlukları bulunduktan sonra açılar kolayca hesaplanabilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir