Termessos

Antalya çevresindeki antik kentlerin en ilginçlerindendir. Toros Dağları üzerinde 1050 m. yükseklikte kurulmuş bir Pisidya kentidir. Termessos Ulusal Parkı içinde bulunması ve koruma altında tutulan çok sayıda bitki ve hayvan türü ile birarada bulunup eşine az rastlanır bir sentez oluşturması ayrı bir özelliğidir Termessos’un. Antalya-Burdur karayolunun 11. km.’sinden Korkuteli yönüne dönüldüğünde 14 km. sonra Termessos işaret levhası görülür. Buradan Termessos’un uzaklığı 9 km.’dir. Termessos’u gezmek için biraz zaman ve biraz da yürümeyi sevmek gereklidir. Çünkü kent tamamen dağlık ve engebeli bir alanda kuruludur. Termessos insanlarına Solym’ler denilmektedir. Solym’ler diğer antik kentlerdekinin aksine denizden gelen kavimler değildirler. Tamamen Anadolu kökenlidirler. Termessos’un bilinen tarihi Büyük İskender’in İ.Ö. 333 yılında Termessos’u kuşatmasıyla başlar. İskender, şahin yuvasına benzettiği bu kenti alamamıştır. Termessos İ.S. V. yüzyıla kadar varlığını sürdürebilmiştir. Kent Surları, Hadrian Kapısı, Su Sarnıçları, Tiyatrosu, Gymnasiumu, Agorası, Odeionu ve Hereonu kentin önemli yapıtlarından bazılarıdır. Geniş bir alana yayılmış mezarlığı, Alketas, Agatemeros ve Arslanlı Mezar gibi anıt mezarlar herkesin hayranlığını toplamaktadır.

Antalya ili sınırları içinde 6702 hektarlık bir alana yayılmış olan milli park. 1970 yılında koruma altına alınmıştır.

Termossos, doğal güzelliklerinden çok, arkeolojik değeri ile öne çıkan bir milli parktır. Anadolu’daki arkeolojik kentler arasında en iyi korunanlardan biridir. Kentte, 10 kuleli sur, şehir duvarları, kral yolu, su depoları, anıt mezarlar, Aslanlı Mezar, Hadrian Kapısı ve Mabedi, sarnıçlar, su kemerleri, tiyatro ve tapınaklar bulunmaktadır. Değişik doğal bitki ve hayvan türleri, Park içinde kurulu olan bir müzede sergilenmektedir. Milli parkta, kamp ve piknik alanlarının yanında, balıkçılık için de uygun alanlar vardır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir