Yeşilırmak

YeşilırmakKızılırmak ve Sakarya Irmağı’ndan sonra Türkiye sınırları içinde Karadeniz’e dökülen üçüncü büyük akarsudur. Sivas ilinin kuzey kesiminde yer alan Köse Dağı’nın (2.812 metre) batı yamaçlarından Tozanlı Çayı adıyla doğan Yeşilırmak’ın uzunluğu 519 kilometredir. Önce kuzeybatıya, sonra da batıya yönelen Tozanlı Çayı, Almus kasabası yakınlarında enerji üretimi ve sulama amacıyla yapılmış olan barajın ardındaki Almus baraj gölüne dökülür. 31 km2’lik bir alanı kaplayan bu yapay gölden çıktıktan sonra dar bir boğazdan geçip Omala Ovası’na çıkar. Güneybatıya yönelen akarsu, Gömenek Kalesi (Komana Pontika) önünden geçer ve Tokat kentinde güneyden gelen Behzat Deresi kolunu alır. Akarsu Tokat’ı geçince önemli bir bitkisel üretim alanı olan Kazova’ya girer. Çok miktarda şekerpancarı üretimi yapılan bu ova ince kabuklu üzümleriyle ünlüdür. Turhal kentine gelmeden güneybatıdan gelen Zile Çayı kolunu alan akarsu Tokat çevresinde Tokat Suyu olarak adlandırılır. Turhal’ı geçince uzunluğu 50 kilometreyi bulan Çengel Boğazı’na giren ırmağa kuzeye döndükten sonra Amasya’nın güneyinde, güneybatıdan gelen Çekerek Çayı katılır. Çamlıbel ve Deveci dağlarından inen suların Artova’da birleşmesiyle oluşan Çekerek Çayı, Yeşilırmak’ın üç büyük kolundan biridir. Uzunluğu 331 km olan çay, adını Yozgat’ın Çekerek kasabasından alır. Kar ve yağmur sularıyla beslenen ve her mevsim bol su taşıyan Çekerek Çayı bazı yıllar ilkbaharda taşarak sellere yol açar. Çekerek Çayı kavşağından sonra akarsu, Yeşilırmak adıyla anılmaya başlar. Amasya kentini geçer geçmez kuzeyden gelen en önemli kollarından Tersakan Çayı kolunu alır. Lâdik Gölü’nün fazla sularıyla beslenen Tersakan Çayı Merzifon Ovası’mn doğu kesimini sular. Akarsuya bu adın verilmesinin nedeni, bu kesimdeki akarsuların tümü Karadeniz’e doğru yönelirken, bunun önce batıya sonra da güneye yani Anadolu içlerine doğru akmasıdır. Tersakan Çayı kenarında kurulmuş olan Yedikır Barajı’nın ardında suların birikmesiyle oluşan baraj gölü, göçmen kuşların konaklayıp beslendiği yapay bir kuş cenneti haline gelmiştir. Yeşilırmak Taşova’yı geçtikten sonra en uzun kolu olan Kelkit Irmağı’na kavuşur. İki akarsuyun buluşma noktası çevresinde yer alan ve Taşova adıyla anılan verimli tarım topraklarının bir bölümü Amasya ili, öbür bölümü de Tokat ili sınırlan içindedir. Taşova, tütünleriyle ünlüdür. Gümüşhane Dağları’nın güney yamaçlarından inen suların birleşmesiyle oluşan Kelkit Irmağı’nın uzunluğu 373 kilometredir. Suşehri yakınlarından Niksar’ın güneyine kadar, sanki cetvelle çizilmişçesine düzgün bir yatak boyunca akmasının nedeni, ülkemizin en önemli kırık çizgilerinden birinin geçtiği bir çöküntü oluğunu izliyor olmasıdır. Kelkit Irmağı’nın aktığı bu düzgün vadiye Çoruh-Kelkit Vadi Oluğu denir. Bu vadide zaman zaman ülkede görülen en şiddetli depremler oluşur. Bunlardan birinde büyük ölçüde yıkıma uğradığı için Erbaa kentinin yeri değiştirilmiştir. Kelkit Irmağı vadi tabanının genişlediği kesimlerde yer alan Niksar ve Erbaa ovaları verimli birer tarım alanıdır. Kelkit kavşağından sonra önce kuzeybatıya yönelen ırmak üzerinde Hasan Uğurlu ve Suat Uğurlu barajları kurulmuştur. Bu barajların oluşturduğu yapay göllerden sonra ırmak Çarşamba Ovası’na çıkar. Ova düzlüğünde eğimi çok azaldığından menderesler çizmeye başlayan Yeşilırmak, Çarşamba kentinden geçtikten sonra kuzeydeki Cıva Burnu’ nun hemen doğusunda Karadeniz’e dökülür. Karadeniz Bölgesi’nin başlıca tarım alanlanrıdan biri olan Çarşamba Ovası, Yeşilırmak ve Terme Çayı’nın yığdığı alüvyonlarla oluşmuş bir delta ovasıdır. 700 knr’lik bir alanı kaplayan bu ovada Karadeniz kıyısında birçok bataklık ve denizkulağı da denen lagün vardır. İlkçağda İris adıyla anılan Yeşilırmak, rejimi oldukça düzensiz olan bir akarsudur. Karların erimesinin yanı sıra yoğun yağışlar da sularının kabarmasına ve taşmasına yol açar. Taşkın sonucu oluşan seller eskiden Tokat, Amasya ve Taşova’da binlerce dönüm ekili alanın sular altında kalmasına ve zaman zaman birçok insanın yaşamını yitirmesine yol açmıştır. Genellikle nisanda yükselen suları ekimde oldukça azalır. Yeşilırmak’ın aşağı çığınnda yapılmış olan gözlemler ortalama debisinin 177 mVsn olduğunu gösterir. Yeşilırmak suları zehirlenme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bunun başlıca nedeni Tokat ve Turhal’ın kentsel atıkları ile Turhal Şeker Fabrikası’nın sanayi atıklarıdır. Bunların yanı sıra Suluova’daki Amasya Şeker Fabrikası’nın atıkları da Tersakan Çayı aracılığıyla Yeşilırmak’a karışır. Orta Karadeniz bölümündeki başlıca karayolları ile demiryolu Yeşilırmak vadisinin bazı kesimlerinden geçer. Ayrıca Erzincan’ı Tokat, Amasya ve Samsun’a bağlayan karayolu da Kelkit Irmağı vadisini izler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir